Bakan Kacır: Türkiye, küresel belirsizliklerin üstesinden başarıyla geliyor
SANAYİ ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “Dünya son yıllarda gerilimler, krizler ve kimi yerlerde çatışmaların tetiklediği zor ve keskin bir dönemeçten geçiyor. Biz de Türkiye olarak son 22 yıldır sahip olduğumuz güçlü bir siyasi istikrar, inşa ettiğimiz rekabetçi üretim altyapısı ve adeta sıfırdan inşa ettiğimiz Ar-Ge ve üretim ekosistemiyle küresel sistemde yaşanan belirsizliklerin başarıyla üstesinden geliyoruz” dedi.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, geldiği Tunceli’de Türkiye’nin Nadir Toprak Elementleri Araştırma ve İnovasyon Kapasitesinin Geliştirilmesi Projesi (NTE) açılış törenine katıldı. Munzur Üniversitesi Konferans Salonu’ndaki törende Bakan Kacır’ın yanı sıra, Vali Bülent Tekbıyıkoğlu, İl Jandarma Komutanı Nuh Köroğlu, Cumhuriyet Başsavcı Vekili Ali Çelikoğlu, Munzur Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kenan Peker, İl Emniyet Müdürü Hakan Duman, siyasi parti temsilcileri, kurum amirleri, akademisyenler, öğrenciler ve vatandaşlar yer aldı.
Açılışta konuşan Bakan Kacır, Türkiye’nin küresel sistemde yaşanan sorunların üstesinden geldiğini belirterek, “Katma değerli üretim ve yüksek teknoloji geliştirmenin vazgeçilmez unsuru konumundaki nadir toprak elementleri alanında kabiliyet havuzumuzu önemli ölçüde genişletecek projenin ülkemize ve milletimize hayırlı, uğurlu olmasını diliyorum. Proje bünyesinde oluşturduğumuz merkezlerin ve bu alandaki çalışmaların ülkemizin nadir toprak elementi tedarik zincirini güçlendirmesini temenni ediyorum. Dünya son yıllarda gerilimler, krizler ve kimi yerlerde çatışmaların tetiklediği zor ve keskin bir dönemeçten geçiyor. Ticaret savaşları, iklim değişikliği ve küresel salgınlar başta olmak üzere çok boyutlu sınamalar küresel ekonomideki belirsizlik tablosunun devam edeceğine işaret ediyor. Biz de Türkiye olarak son 22 yıldır sahip olduğumuz güçlü bir siyasi istikrar, inşa ettiğimiz rekabetçi üretim altyapısı ve adeta sıfırdan inşa ettiğimiz Ar-Ge ve üretim ekosistemiyle küresel sistemde yaşanan belirsizliklerin başarıyla üstesinden geliyoruz” diye konuştu.
‘BİRÇOK ALANDA BÜYÜK ATILIMLAR GERÇEKLEŞTİRİYORUZ’
Türkiye’nin teknolojik gelişmede ve kalkınmada dünyanın üst liglerine taşındığını söyleyen Bakan Kacır, “Milli Teknoloji Hamlesi vizyonumuz doğrultusunda, ülkemizin katma değerli üretim ve yüksek teknolojide öncü ülkeler arasında yer almasını sağlayacak projeleri hayata geçiriyoruz. Ülkemizi teknoloji geliştirmede, kalkınmada dünyanın en üst ligine taşıyoruz. Büyük mesafe katettik. Ülkemiz bugün ticari araçtan beyaz eşyaya, güneş panelinden demir çeliğe birçok alanda Avrupa’nın lider üreticisi konumundadır. Görüntüleme ve haberleşme uydularını geliştiren, üreten ve test eden bir Türkiye var. 60 yıl öncesinin devrim otomobili hayalini devrin otomobili Togg’u üreterek gerçeğe dönüştürdük. Yeni nesil otomobil ve batarya üretimi yatırımlarını da ülkemize çekerek elektrikli araç ve batarya üretiminde dünyanın önde gelen oyuncularından biri haline geliyoruz. 5G teknolojilerinden uçan akıllı mobilite sistemlerine, bataryadan çip teknolojilerine, güneş panellerinden rüzgar türbinlerine, biyoteknolojik ilaçlardan yeni nesil uydu teknolojilerine ve hızlı trenlere kadar birçok alanda büyük atılımlar gerçekleştiriyoruz. Ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin de ilerisine taşıyacak bu projeleri tasarlayıp uygularken eş zamanlı olarak fiziksel ve teknolojik altyapı, insan kaynağı gibi tüm başlıklarda ihtiyaç ve kaynak analizlerimizi eksiksiz yapıyoruz. Özellikle farklı sektörlerde yeni buluşların tohumunu atan malzeme teknolojilerinde kabiliyetlerimizin geliştirilmesini Milli Teknoloji Hamlemizin vazgeçilmez bir unsuru olarak değerlendiriyoruz. Kararlı ve yüksek dayanımlı yapılarıyla ön plana çıkan nadir toprak elementleri özellikle elektronik, yenilenebilir enerji sanayi, elektrikli araçlar ve batarya, savunma ve havacılık gibi yüksek teknolojili sektörlerin Ar-Ge ve inovasyon kapasitesinde kritik role sahip. Nadir toprak elementlerine erişimi uzun dönemli, kalıcı olarak sağlamak ve bu elementlere dayalı teknoloji geliştirme kapasitesini oluşturmak, ileri üretim ve yenilikçilikte rekabet avantajına sahip olmak isteyen ülkelerin ajandalarında en üst sıralarda yer alıyor” ifadelerini kullandı.
‘ÖNEMLİ BİR ADIM DAHA ATIYORUZ’
Kurulan tesis ve laboratuvarların hayırlı olmasını dileyen Bakan Kacır, “Bizler de nadir toprak elementlerimize erişimimizi temin edecek ve bu alanda yetkinliklerimizi daha ileriye taşıyacak projeleri adım adım hayata geçiriyoruz. TÜBİTAK ile nadir toprak elementlerine dayalı ileri malzeme çalışmalarını öncelikli Ar-Ge ve yenilik konuları arasında değerlendirerek destekliyoruz. TÜBİTAK destek programları kapsamında; bugüne kadar 98 sanayi, akademi ve kamu Ar-Ge projelerine 228 milyon liranın üzerinde destek sağladık. Diğer yandan; Eskişehir’in Beylikova ilçesinde bulunan dünyanın en büyük ikinci nadir toprak elementi rezervinin işletilmesi için pilot üretim tesisi kurduk. Ülkemizi küresel nadir toprak elementleri tedarik zincirinde önemli bir oyuncu haline getirecek endüstriyel ölçekteki tesisin devreye alınması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu üretim altyapısı ve tamamlayıcı rol üstlenecek Ar-Ge kaynağımızla Türkiye’yi elektrikli araçlar, batarya ve yenilenebilir enerji teknolojilerinde ham maddeden son ürüne üretim zincirinin farklı halkalarında da söz sahibi konuma taşıyacağız. Avrupa Birliği (AB) destekleriyle, Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında hayata geçirdiğimiz ‘Türkiye’nin Nadir Toprak Elementleri Araştırma ve Yenilik Kapasitesinin Geliştirilmesi Projesi’ ile ülkemizde sürdürülebilir ve güvenilir bir nadir toprak elementi tedarik zinciri kurmak için önemli bir adım daha atıyoruz. Nadir toprak elementleri alanında ülkemizin arz güvenliğinin tahkimi için bütüncül bir cevap sunan 14 milyon avro tutarındaki proje kapsamında Munzur Üniversitesi Nadir Toprak Elementleri Uygulama ve Araştırma Merkezi (MUNTEAM) bünyesinde gelişmiş bir laboratuvar altyapısı kurduk. Son teknoloji ekipman altyapısını nitelikli insan kaynağımızla buluşturarak nadir toprak elementleri bazlı yüksek katma değerli ürünlerin ülkemizde üretilmesi ve geliştirilmesi için yetkinliklerimizi genişlettik. Karşılıklı bilgi, birikim ve tecrübe alışverişinde bulunmamıza imkan sağlayacak çalıştayımızın yeni iş birliklerine kapı aralamasını temenni ediyorum. Proje kapsamında desteklediğimiz ve birazdan açılışını gerçekleştireceğimiz tesis ve laboratuvarlar da Tuncelimize, ülkemize hayırlı olsun” dedi.
Konuşmalarının ardından atölyenin açılışı yapıldı.