İspanya’da Sosyalist İşçi Partisi lideri Pedro Sanchez’in başbakanlığında kurulan koalisyon hükümeti parlamentodan güvenoyu aldı.
İspanya’da 23 Temmuz’da yapılan erken genel seçimlerin ardından Sosyalist Personel Partisi (PSOE) ile sol partilerin ittifakıyla kurulan Sumar partisi, Bask ve destekçilerinin desteklediği koalisyon hükümetine parlamentodan güven oyu aldı. Dışarıdan gelen Katalan ayrılıkçı partiler.
TBMM Genel Kurulu’nda iki gün süren sert tartışmaların ardından yapılan oylamada, başbakanlık bünyesinde kurulan PSOE-Sumar koalisyon hükümetinin güven oylamasında 350 milletvekilinden 179’u “evet”, 171’i ise “hayır” oyu kullandı. PSOE lideri Pedro Sanchez.
Haziran 2018’den bu yana üçüncü kez başbakan seçilen Sanchez, partisi PSOE’den 121 oy, koalisyonun küçük ortağı Sumar’dan 31 oy, Katalan Cumhuriyetçi Solu (ERC) ve Katalonya Birliği’nden 7’şer oy aldı. Junts) ve EH Bildu. Bask Milliyetçi Partisinden (PNV) 6 milletvekili, Bask Milliyetçi Partisinden (PNV) 5 milletvekili, Galiçya Milliyetçi Bloku (BNG) ve Kanarya Koalisyonundan (CC) birer milletvekili destek verdi.
137 milletvekiliyle parlamentoda birinci parti olan sağcı Halk Partisi (PP), 33 milletvekiliyle en sağcı Vox ve yalnızca 1 milletvekiliyle Navarra Halk Birliği (UPN) aleyhte oy kullandı. .
İspanyol demokrasi tarihinde Ocak 2020’den sonra ikinci kez koalisyon hükümeti kurulurken, PSOE’nin son yasama döneminde ortağı olan Unidas Podemos’un yerini, seçimlerden çok kısa bir süre önce kurulan Sumar partisi aldı.
PSOE ve Sumar koalisyonu ekonomik ve sosyal konulardaki kararlar üzerinde büyük ölçüde hemfikir olsa da, hükümetin geleceği ayrılıkçı Katalan ve Bask siyasi partileri tarafından belirlenecek.
ERC, Junts, PNV ve EH Bildu’dan herhangi biri desteğini çekerse PSOE-Sumar koalisyonu parlamentodaki çoğunluğunu kaybedecek.
Özellikle Junts ve ERC, PSOE ile yaptıkları anlaşmanın ayrılıkçı Katalanlara yönelik afla sınırlı olmadığını, bağımsızlık referandumunun da gündemde olacağını, imzaladıkları her şeyin takipçisi olacaklarını ve anlaşmanın devam edeceğini zaten açıklamışlardı. Verilen sözler hükümetin ömrünü belirleyecek.
Junts partisinin sözcüsü Miriam Nogueras, Sanchez’in Katalonya için kullandığı “diyalog” tabirinin imzaladıkları anlaşmada yer almadığını, “müzakere” olarak yazıldığını hatırlatarak, “Bizimle şansınızı zorlamayın. Yasama döneminin istikrarı için tüm maddelerin uygulanmasını adım adım takip edeceğiz, ilerleme olmazsa hiçbir girişimde bulunmayın.” “Desteklemeyeceğiz. Katalonya bir millettir.” söz konusu.
Başbakan Sanchez, Junts ile PSOE arasında “olağanüstü bir ideolojik fark olduğunu” belirterek, şunları ekledi: “Tamamen farklı vizyonlara sahip olduğumuzu inkar etmek siyasi açıdan ikiyüzlülük olur, ancak bizi merkezi bir unsur olarak birleştiren bir şey var. Katalonya’nın ilerlemesi ve istikrarı. PSOE şöyle diyor: “Sözlerini tutacak. Bu yasama dönemi Katalonya’daki siyasi sorunun çözümüne yönelik kararlı adımlar atacaktır.” şeklinde konuştu.
Öte yandan PNV Sözcüsü Aitor Esteban ise şunları söyledi: “Hükümetin yerine getirmesi gereken çok fazla vaadi var. Bizim için bir şey, Katalanlar için bir şey. Çok zor bir yasama dönemi olacağı açık. Bizim için de çok zor. dört yılını tamamlayacak.” bir açıklama yaptı.
Benzer şekilde Eh Bildu partisinin Meclis Başkanı Mertxe Aizpurua da “hükümete açık çek vermediklerini, Bask halkının egemenliği ve sosyal hakları konusunda ilerleme beklediklerini” belirtti.
Sağcı PP ve aşırı sağ Vox ise PSOE’nin parlamentoya sunduğu ve Katalonya’daki bağımsızlık yanlısı girişimlerle temas halinde olan yaklaşık 400 kişiye af öngören yasa tasarısına odaklanmış durumda. 2012 yılından bu yana veya haklarında hukuki süreç devam eden kişiler.
Söz konusu tasarının “İspanya’nın demokrasisine ve hukukun üstünlüğüne büyük zarar verdiğini” savunan PP ve Vox, yasanın parlamentodan geçmesini engellemek için her türlü siyasi ve hukuki yolu deneyeceklerini ve Anayasa Mahkemesi’ne başvuracaklarını açıkladı.
Parlamentodan güven oyu alan Sanchez’in yarın Kral Felipe VI huzurunda yemin etmesi ve 21-22 Kasım’da yeni bakanların açıklanması bekleniyor.
Başbakan Sanchez, yeni hükümetin ilk icraatlarından birinin Filistin devletinin İspanya ve Avrupa’da tanınması için çalışmak olacağını söylemişti.